“`html
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’dan Önemli Açıklamalar
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, CHP’li belediyelere karşı düzenlenen operasyonlara dair değerlendirmelerde bulundu. Bakırhan, “Demokrasi ve hukukun eksik olduğu bir sistem hiç kimseye yarar sağlamamıştır. Belki kısa süreli güç elde edenler için avantajlı olabilir, ama uzun vadede herkes kaybeder. Şu anda Türkiye’de iş insanları ve siyasetçiler tedirgin. Türkiye’nin en büyük partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin yöneticileri bile bu durumdan etkileniyor. Hırsızlık ve yolsuzluk iddiaları varsa, mahkemeler var. Soruşturmalar açılır; belediye başkanları nereye kaçabilir ki? Gerçekten bir suç varsa, cezası kesilir. Ama eğer hırsızlık arıyorsan, kayyum uygulamalarına göz atmalısın,” dedi.
Muğla’da Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları
Tuncer Bakırhan, partisinin “Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları” etkinliği çerçevesinde Muğla’nın Menteşe ilçesindeki Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde halkla bir araya geldi. Toplantıda önemli mesajlar veren Bakırhan, “Muğlalıların bu süreci desteklemesi büyük bir önem taşıyor. Çünkü bu mesele yalnızca DEM Parti veya AK Parti meselesi değil, tüm Türkiye’nin demokratikleşme sürecidir. Kürt sorununu yüz yıl sonra çözmek için tarihi bir fırsat sunulmuştur. Bu fırsatı değerlendirmemiz gerektiğini umuyorum,” şeklinde konuştu.
Orta Doğu ve Türkiye’nin Geleceği
Bakırhan, “Orta Doğu’daki gelişmeleri izliyoruz ve bu süreç çok sancılı bir dönemden geçiyor. Gelecek yüzyıl yeniden şekilleniyor ve bu durum her birimizi etkileyebilir. Orta Doğu’daki kaos, kriz ve çatışma ortamı her geçen gün daha da derinleşiyor. Bu bağlamda Türkiye’nin, kendi demokratik zemini bulması gerekiyor. Orta Doğu’daki çatışmaları aşmanın yolu, iç barışımızı tesis etmekten geçiyor. Kürtler ve Türkler bir arada, kardeşçe yaşamalıdır.” dedi.
Öcalan’ın Çağrısının Önemi
Bakırhan, Sayın Öcalan’ın çağrısı ile yeni bir umut doğduğunu ifade ederek, “Tekçi ve katı bir zihniyet yerine, kapsayıcı ve demokratik bir yapının inşası gerekmektedir. Artık ‘Ben Kürdüm’ dediği için cezalandırılmayan bir ortam oluşturmalıyız. Sayın Öcalan bu gelişmeleri öngörüyor ve değişim çağrısında bulunuyor. Bu yeni fırsatı değerlendirmemiz elzemdir.” şeklinde konuştu.
Güven Oluşturacak Adımlar
Bakırhan, Bodrum’da kendisine yöneltilen “İktidara güveniyor musunuz?” sorularına ilişkin, “İktidar, bu kaygıları ortadan kaldırmak için somut adımlar atmalıdır. Ancak her gün belediyelere yönelik operasyonlar düzenleniyor. Bu şekilde toplumsal barış sağlanamaz. Eğer biz bu süreçte bir çözüm arıyorsak, öncelikle kayyum atamak ve belediye başkanları üzerinde baskı kurmak yerine toplumun güvenini kazanmalıyız.” ifadelerini kullandı.
Tarihî Bir Çağrı
Bakırhan, Muğlalılara seslenerek, “Bu tarihî dönemde silahların devredışı bırakılması için yapılan planlamalara dikkat etmeliyiz. Biz yalnızca Kürt barışını değil, tüm Türkiye için bir barış sağlamalıyız. Herkesin eşit yurttaşlık hakkına sahip olduğu, barış dolu bir ortamda yaşamak istiyoruz. Bu barışın sağlanmasında, çevrecilerin, Alevilerin ve tüm toplulukların dâhil edilmesi gerekiyor. Hep birlikte daha demokratik, kapsayıcı bir toplum inşa etmeliyiz.” diye belirtti.
Toplumsal Barış İçin Birliktelik Gerekiyor
Bakırhan, “Barış iklimini, tutuklamalar ve kayyumlar ile değil, karşılıklı anlayışla yaratmalıyız. Bu sürecin sadece DEM Parti ile ilgili olmadığını, herkesin bu seferberliğe katılması gerektiğini düşünüyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi bölge toplantılarına başladı, peki iktidar nerededir? Barış ve demokrasi için tüm partilerin el birliği ile çalışması gerekiyor.” dedi.
Sonuç olarak, Türkiye, demokrasi ve hukukun egemen olduğu bir yapıya ihtiyaç duymaktadır. DEM Parti, bu sesin yükselmesi için mücadele etmeye devam edecektir.
“`